Türkiye’de 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ilk yılında TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası yayınladığı bildiride durum değerlendirmesi yaparak önerilerde bulundu. İnşaat Mühendisleri Odası, afet sonrası beklentilerinin şu ana kadar alınmayan tedbirlerin alınması için harekete geçilmesi olduğunu belirterek, “Ancak geçtiğimiz yıla baktığımızda maalesef herhangi bir önlem alındığını söylemek mümkün değil. Geleceğe umutla bakmamızı sağlayacak ciddi çalışmalar yapıldı.”
Açıklamada, afet sonrası arama kurtarma, yardım ulaştırma, beslenme ve acil barınma ihtiyaçlarında kamu gücünün yetersiz kaldığı, geçmiş depremlerden ders alınmadığı ve kriz sonrası dönemde krizin yönetilmediği belirtildi. -afet aşamaları da.
Kontrolsüz moloz kaldırma çalışmalarının insan sağlığına verdiği zarara dikkat çeken İnşaat Mühendisleri Odası, açıklamasında şunları söyledi: “Geçici yerleşim alanlarının kurulması, enkaz kaldırma işlemleri, ulaşım, elektrik, su, kanalizasyon ve haberleşme gibi altyapı hizmetleri Depremin üzerinden aylar geçmesine rağmen hizmet sağlanmadı.”
Kısa vadede temin edilebilecek konut sayısı 25 bin
Siyasi iktidarın deprem sonrası şehirlerde hayatın normale dönmesi için 1 yılda 319 bini teslim olmak üzere 650 bin konut yapılacağı yönündeki beyanını belirten İnşaat Mühendisleri Odası, şu bilgileri paylaştı: ” TOKİ’nin son yılda ihale ettiği toplam konut sayısı 108.936 adettir.Bu ihalelerin toplam maliyeti 203.973.988.559,00 Türk Lirasıdır.Bazılarının inşaatına henüz başlanmamış olmasına rağmen tamamlanma oranı 70’in üzerinde olan konut sayısı 70’in üzerindedir. Yüzde 25 bin 119. Yani TOKİ verilerine göre kısa vadede tamamlanıp teslim edilebilecek konut sayısı 25 bin civarında. “Bu durum, siyasilerin geçen yıl verdiği sözlerin ya da hedeflerin yalnızca yüzde 8’ine tekabül ediyor.” .”
Antakyalı sanayi esnafı: Devlet bizi unuttu
Bu resmi görüntülemek için lütfen JavaScript’i etkinleştirin ve HTML5 videoyu destekleyen bir web tarayıcısına geçmeyi düşünün
“530 bin kamu binasının envanteri yok”
Türkiye’de yapı stokunda hâlâ önemli sayıda riskli yapı bulunduğunu belirten İnşaat Mühendisleri Odası, birkaç yılda bir çıkarılan imar aflarıyla riskli yapı stokunun daha da arttığını vurguladı. Açıklamada, yaklaşık 530 bin kamu binasının envanterinin çıkarılmadığı, okul, hastane, yurt, hizmet binaları, spor tesisleri ve diğer tüm kamu binalarının deprem güvenliğinin bilinmediği belirtildi.
İnşaat Mühendisleri Odası, depremin ilk yılında hayata geçirilmesini talep ettiği önerileri şöyle sıraladı:
– Kararlı ve istikrarlı bir siyasi irade ile halkın ihtiyaç ve çıkarlarını dikkate alan, sorunlara bütünsel ve bilimsel açıdan bakabilen bir siyaset anlayışı.
– Merkezi ve yerel yöneticilerin gevşeyebileceği veya gevşeyemeyeceği yasal düzenlemeler, kaynakların gerçek ve yerinde kullanılmasına yönelik alınacak tedbirler, aykırı davranışlara ilişkin hukuki ve cezai yaptırımlar.
– İmar kurallarının uygulanması. Merkezi veya yerel siyasi ve ekonomik aktörlerin çıkarlarından taviz verilmemesi.
– Ülkedeki riskli binaların tespiti, bina envanterinin oluşturulması ve tüm binaların deprem güvenliğinin makul risk sırasına göre sağlanması.
– Kentsel dönüşümde kamu yararının gözetilmesi ve rant odaklı kentsel dönüşüm yaklaşımından vazgeçilmesi.
– İnşaat mühendisliği alanına giren konularda meslek kuruluşlarının sorumluluğunda yetkin mühendislik uygulamasına geçiş.
– Mevcut yapı denetim kanununun öngördüğü ticari esaslı yapı denetim şirketi modeli yerine; Meslek odalarının sürece aktif katılımını sağlayacak yetkin yapı müfettişlerinin faaliyetlerine dayalı yeni bir modelin hayata geçirilmesi.
6 Şubat depremlerinde 11 ilde 50 binin üzerinde insan hayatını kaybederken, 518 bin ev yıkıldı veya hasar gördü.
DW/EC,BK
DW Türkçe’ye VPN üzerinden nasıl erişebilirim?
